İşte Beşerler’in açıklamaları:

“ÇIKARILMASI GEREKEN DERSLER VAR”
Beşiktaş Göztepe maçında da Karagümrük maçında olduğu gibi topa ve oyuna hakim olarak, pozisyonlar yakalayarak başladı. Attığı 2 gol VAR’dan döndü, yakaladığı pozisyonları değerlendiremedi ve buna karşın kalesinde gördüğü ilk pozisyonda 1-0 geriye düştü. Yediği golden sonra da üstün oyununu sürdürdü, çok iyi bir zamanda beraberlik golünü buldu ve üstün oyununu devam ettirerek galibiyeti yakaladı. Yine çok pas yaptı, çok pozisyona girdi ancak bu maçta daha önceki maçlara nazaran çok pozisyon verdi. Özellikle Ersin’in oyun 1-1 iken kurtardığı pozisyon çok önemliydi. Bu maçta verilen pozisyonlardan gereken ders çıkarılmıştır. Sergen Hoca gereken önlemleri alacaktır.

“HER MAÇTA HAKEM DEMEMEK LAZIM”
Göztepe maçında hakem özellikle faul ve kart pozisyonlarında her iki takım için de hatalı kararlar verdi. N’Sakala’nın pozisyonu kırmızı kart, Vida’ya dirsek atan Göztepeli oyuncuya da kartı vermedi. Ersin ve Halil’in pozisyonunda Ersin’in Halil’e yaptığı hareket faul ama öncesinde N’Sakala’ya faul yapıldığı için penaltı beklentisi doğru değil. Beşiktaş taraftarı ve camiası da burada sakin olmalı. Her maçın arkasından hakem konuşmamız doğru değil. Bizim takımımız iyi oynuyor. Biz oyuncularımıza, hocamıza güveniyoruz. Oyuncusuyla, teknik heyetiyle, yönetim başarısıyla, kötü giderken eleştirdiğimiz gibi iyi giderken de hepsinin hakkını vermemiz lazım. Hakem algısı bu noktada doğru bir olay değil.

“BEŞİKTAŞ KOLLANIYOR ALGISI YARATILIYOR, ÇÜNKÜ…”
Yaratılmak istenen bir algı var. Beşiktaş kollanıyormuş, hakem kararlarıyla maç kazanıyormuş gibi bir ortam yaratılıyor. Bunun tek sebebi Beşiktaş’ın oynadığı iyi oyun. Sezon başında biz de dahil olmak üzere hiç kimse Beşiktaş’ın bu noktalarda olacağını düşünmüyor, şampiyonluk yarışında hesaba katmıyordu. Takımın eksikleri vardı. Aboubakar, Josef, Ghezzal, Rosier takıma son gün katıldılar. Bugün baktığımızda bu isimler takımın en önemli oyuncuları. Beşiktaş takımı eksiklerini tamamladı, oyununu ve sistemini oturttu, şu anda da ligin en iyi futbol oynayan takımı. Fenerbahçe ve Galatasaray’ın oyunlarında halen eksiklikler var. Ligde Beşiktaş ile birlikte iyi futbol oynuyor diyebileceğimiz bir tek Alanyaspor var. Tıpkı Beşiktaş gibi topun ve oyunun hakimiyetini elinde bulunduran, çok pas yapan, pozisyona giren, ofansif bir takım. Bugün Gaziantep için iyi top oynuyor diyoruz, yüzde 30’larda topa sahip olmuş, kontralarla sonuca gidiyor ama ortada bir oyun yok. Ligin en çok galibiyet alan, en çok gol atan, bütün derbileri kazanan, en uzun süreli seri yapan takımı Beşiktaş. Bu rakamlar bulunduğumuz yeri hak ettiğimizi gösteriyor. Beşiktaş kollanıyor diyenler Gaziantep deplasmanında Ersin’in gördüğü kırmızı karta baksınlar, başka hangi maçta böyle bir kart verilmiş…

“BİR FORVET, BİR DE STOPER”
Aboubakar gelmeden önce sakatlığıyla ilgili soru işaretleri varken ben iyi bir Aboubakar’ın bu ligde çok önemli işler yapacağını söylemiştim, hakikaten de çok iyi iş çıkarıyor. Sadece gol atmakla kalmıyor, takımı hücum bölgesine taşıyan en önemli oyuncu durumunda. Ancak beni olumlu anlamda en çok şaşırtan oyuncu Larin. Çok önemli goller attı, ayrıca kendisine düşen defansif görevi de yapıyor. Gol pozisyonunun içinde Larin var, top dönüp Beşiktaş sahasına geldiğinde savunmada yine Larin var. Larin Beşiktaş’ın şu anda bu noktada olmasında en önemli pay sahiplerinden biri. Ancak Aboubakar ve Larin’in olası eksiklikleri göz önüne alınarak Beşiktaş’ın bir forvet transferi yapma isteğini doğru buluyorum. Bunun yanında bir de stopere ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Transferi konuşulan Koita’nın Beşiktaş için doğru bir oyuncu olduğunu düşünmüyorum. Stopere geldiğimizde ise akıllara Fatih’i, Alpay’ı niye verdiniz sorusu geliyor. İsmi geçen Hulk, dahaönceki Mandzukic gibi oyuncuların kariyerleri ortada ama isimlerden ziyade takıma katkı yapacak oyunculara bakılması gerektiğini düşünüyorum. Beşiktaş’ta kanatlarda, orta sahada gayet alternatifli bir kadro var. Atiba, Dorukhan, Mensah, Necip, Josef, şimdi buraya Ljajic ve Oğuzhan da katıldı, adeta yeni transferler. Solda N’Sakala Rıdvan, sağda Rosier ve Dorukhan dönüşümlü olarak kullanılıyor. Herkes katkı vermeye başladı. Gökhan Töre yine idmanlarda çalışıyordu ancak gitti dediğimiz Ljajic bile takımın bir parçası oldu. Bu da Sergen Yalçın’ın önemli bir başarısı.

“SOSYAL MEDYA ÇOK BÜYÜK TEHLİKELER İÇERİYOR”
Mesut Özil transferi çok önemli bir transfer. Mesut Özil’in kariyerine ve futbolculuğuna zaten söyleyecek söz yok, çok iyi bir futbolcu. Ancak Mesut transferinin futbol dışı yerlere çekilmesini, özellikle siyaset konularını doğru bulmuyorum. Bu durum en çok Mesut’un imajına zarar verir. Bu transferle birlikte Fenerbahçe’nin şampiyon yapılacağı algısı oluştu. Sen oynayıp maçlarını kazandıktan sonra kimse engelleyemez, Beşiktaş takımı şampiyonluğun en önemli favorilerinden biri. Bu algılara kulak asmamak lazım. Hele sosyal medyada tamamen sanal bir çevre var. Gerçek hayatta bir araya gelemeyen insanlar orada organizasyon yapıyorlar, kanaat önderi oluyorlar. Oralarda insanları örgütleyip şiddet eğilimine sevk edebiliyorlar. Bu sosyal medyadaki algı işleri çok tehlikeli. İnsanların artık iki kişilikleri var; biri gerçek hayatta yaşadıkları, diğeri sosyal medyada gösterdikleri. Biz insanlar uzayda yaşam alanları arıyoruz, çünkü dünyada elmizi nereye attıysak kuruttuk. Birlikte yaşamayı beceremiyoruz. Hep bir kendi söylediğimizi kabul ettirme çabası, hep bir ayrışma söz konusu. Bu durum şiddeti daha da körüklüyor, ileride çok daha kötü sonuçlar doğurabilir. Üniversitelerde sosyal medya bölümleri vardı, bu gidişle yüksek lisansta da trollük dersi okutulacak.

“İYİ Kİ TARAFTAR YOKTU”
Beşiktaş’ın kadrosu oturmadan ve gerekli hazırlığı yapamadan oynadığı PAOK maçında ortaya koyduğu görüntü çok kötüydü. UEFA’dan da yine çok kötü bir görüntüyle elendik. Lige de çok kötü bir başlangıç yapıldı. Beşiktaş taraftarı takımı için çok büyük bir itici güç ama pandemi bu anlamda Sergen Yalçın’ın şansı oldu. İyi ki bu dönemde tribünde taraftar yoktu. Abdullah Avcı döneminde daha beşinci haftada istifa sesleri gelmişti, Sergen Hoca ve yönetim için de çok zor anlar yaşanabilirdi. Şu anda, takım iyi giderken taraftar büyük eksik ama sezon başlangıcında tribünler iyi ki boştu.

“BEŞİKTAŞ ŞAMPİYONLUK AŞKINA KAZANIR”
Başakşehir ve Fenerbahçe maçları kaybedilmiş olsa bugün belki de Sergen Yalçın görevde değildi. Ben o günlerde ‘Sergen Yalçın Beşiktaş’ın Ferguson’ u olmalı, 15 sene mukavele yapılmalı’ derken bizi Beşiktaş düşmanı diye eleştirenler bugün gördüğümüz yanlışları söylediğimizde ‘Sen Sergen düşmanısın’ diyor. Futbol böyledir, Allah korusun iki maç kaybetsek yine eleştiriler başlar. Beşiktaş’ın kadrosu, sistemi, oyun planı oturmuş durumda. Büyük maçlarda da ayrıca çok iyi performans gösteriyor. Trabzonspor Abdullah Avcı ile bir çıkış yakaladı ama Beşiktaş şampiyonluğa gidiyor, rakip ve şartlar ne olursa olsun kazanması lazım. Ben Beşiktaş’ın kendi sahasında bildiğimiz oyununu oynayıp kazanacağını düşünüyorum.

Doruk KOÇ /   Duhuliye