Takım ilk yarıda çok çabaladı.

2 yi bulmak için yırtındılar ama oyun melakeleri gittiği için olmadı.

İkinci yarı başlar başlamaz tüm enerjilerinin kaybolduğunu 55. Dakikada ben gördüm diğer binlerce onbinlerce Beşiktaşlı gibi.

Ama kulubemizin şarjı bitmiş. Ne bir görüş ne bir fikri var teknik heyetin.

Hadi hoca salmış, rahvan gitsin modunda da diğer yanındaki arkadaşlar neyin ecelinde?

Bu takım dün 60. Dakikada 4 oyuncu değiştirmiş ve elden kaçan oyunu (bir büyük takıma yakışır gibi) tekrar geri almış olmalıydı.

Yapmadı Sergen hoca bırakın oynasınlar bırakın geçsinleri tercih etti.

Bazılarının sosyal medyada dediği gibi kasten olduğunu düşünmüyorum daha kötüsünü söylüyorum bu bir yetersizliktir.

Sergen Yalçın ve ekibi geçen sene sakatlığından sonra kendini kanıtlamaya çalışan Abubakar, sönmüş bir yıldız olan Ghezzal, kendine iyi bir maaş ve ait olacağı bir yuva arayan Rosier, taşradan İstanbul’a gelmiş Weli,Nskala ve parlamak isteyen Larin’i yönetebilme karzmasına sahip idiler.

Ama imzayı atmış bir Ghezzal ve Rosier, Chelsea’nin Barca’nın oyuncuları Mitchy, Pjanic imza için sorun yaratan Vida ve Weli gibi ekibi yönetme konusunda bunların önderlik ettiği oyuncu grubunu fizik,mental olarak hazır tutma konusunda yetersiz kalmışlardır.

Sergen Yalçın Beşiktaş’ın alt yapısından çıkmış, çok büyük yeteneği ile A takımda hizmet vermis ardından diğer 3 büyük kulupte oynayıp gelmiş önemli bir eski futbolcumuzdur.

Tarihimizin en büyük başarılarından biri olan 2020-21 sezonu şampiyonluğuna imza atmış değerli bir teknik direktördür.

Ama bu maçta da gördük ki herkesin bir kapasitesi vardır.

Benim Beşiktaşım’da dün maç bittiğinde Kenan,Güven,Weli,Vida,Topal,Atiba,Josef sahadaydı.

Bakın bu isimlerden hiçbirini halı sahaya çağırmayacak insanlar tanıyorum.

Daha skandalını yazayım.

Bir liste yapsak ve oyuncuları teknik, kalite olarak yukardan aşşağı sıralasak Ghezzal’i 1 yada 2 ye yazarız herhalde.

Listenin en altına yada bir üstüne Mehmet Topal yazsak kimse itiraz etmez sanırım.

İşte bu iki oyuncu yer değiştirdi dün akşam. Komedi gibi dalga geçer gibi.

Eğlence bitmiyor.

Hoca basin toplantısında ne dese beğenirdiniz?

Can’da bir merkez ortasahada olması gereken her türlü özellik varmış. Hız, tempo ıvır zıvır.

Peki maç bittiğinde Can ne oynuyordu?

Sağ açık!! Golün ortasını kim kesti? Rakip solbek.

Kim kaçırdı? Biz kaçırdık ama keçileri..

Son dan bir önce 2 çift laf iki kişiye.

Hadi normal zamanda size düşünen yok da yahu takım maçı 10 kişi bitirdi biri de biriniz girsin belki top çarpar da bir işe yararsınız demedi, Oğuzhan ve Salih siz eğer o tesislere gidip ilk idmana çıkar ve hiç birşey yokmuş gibi devam ederseniz kendi gururunuzu sorgulayın kardeşim.

Hemen hocanızı arayıp biz yokun derseniz çocuklarınıza,torunlarınıza anlatacağınız bir hikayeniz olur.

Ha yapmaz iseniz kendiniz hikaye olursunuz. Profeyonellikti, kıldı, tüydü geçiniz.

Son kelam..

Sayın ilgililer boşuna kasmayın.

Bu iş böyle gitmez. Aynı şeyi deneyip farklı sonuçları beklemeyin bize de bekletmeyin.

Yol yakınken (ki çok da uzak oldu) bazı değişiklikleri yapın.

Biliyoruz yada daha doğrusu tahmin ediyoruz oyuncu grubu hariç tüm ilgililer Beşiktaşlı.

İşler kötü gidiyor ve engelleyemiyorsunuz.

Yapmayın etmeyin.

Bizi dinlemeyeceksiniz, biliyorum da belki usta Cahit Sıtkı Tarancı’nın Abbas şiiri size birşeyler anlatır. Cahit usta o şiirine;

Haydi Abbas, vakit tamam;

Akşam diyordun işte oldu akşam.

Mısraları ile başlar.. Ve sanki topunuza söyleyerek bitirir ünlü eserini;

Al getir ilk sevgiliyi Beşiktaş’tan;

Yaşamak istiyorum gençliğimi yeni baştan

Bülent BİLİRGEN /   Duhuliye.com