Hasan Arat yönetimi iş başına gelip de yabancı hoca kararı verirken karşı çıkmıştım.

Yazılarım arşivde duruyor.

En azından sezon sonuna kadar Serdar Topraktepe ile devam edilmesi gerektiğini dilim döndüğünce anlatmaya çalışmıştım.

'Nasıl olsa Samet Aybaba ile Feyyaz Uçar da var' diye de eklemiştim.

Ama yine de gidip Portekizli Fernando Santos'u getirdiler takımın başına. Bir de vizyon mizyon dediler 70 yaşındaki adamı aldıklarında.

Halbuki...

Serdar Topraktepe ile Beşiktaş göze hoş gelen futbol oynamaya başlamış, gençleri mesela Semih gibi takıma monte etmeyi başarmıştı.

İşte olanlar oldu.

Fernando Santos dönemi kısa süre içinde bitti.

Takım da erim erim eridi tabi.

Kısa süre Türkiye seyahati yapan Santos, parayı da koyacak cebine... Hadi güle güle.

Asıl garibime giden Beşiktaş'ın asbaşkanının açıklaması. Kontrat çok iyiymiş, 500 bin euroya iş bitmiş!

Yanlış okumadınız. 500 bin euro diyor. Beşiktaş'ın 17 milyon küsür parasından yani. Bu ne ki demek istiyor.

Tüylerim ürperdi.

Bu kadar kolay mı bu kulübün parasını çar çur etmek?

Yönetimlerin planı, programı olur. Gözünü kapayıp da dalmaz insan havuza.

Neden getirdiniz arkadaş bu adamı?

Ne bekliyordunuz bu saatten sonra, ağzıyla kuş mu tutacaktı?

Sonuçta sonun böyle olacağı belli değil miydi?

Gitti Beşiktaş'ın 17 milyon lirası.

Şimdi gelelim yeni hocaya.

Yine gidip de kıyıda köşede kalmış, yaş haddinden emekliliğe hak kazanmış, yabancı birini bulup da getirmeyin Allah aşkına.

Serdar Topraktepe hem takımı tanıyor, hem de alt yapıyı.

Beşiktaş'ın kurtuluşu alt yapıdadır.

Samet Aybaba ile Feyyaz Uçar da orada olduğuna göre...

"500 bin eurodan ne olur ki" diyerek çar çur etmeyin Beşiktaş'ın parasını.

Bu Al Musrati olayına da daha sonra geleceğim.

Sahi kim verdi bu arkadaş için bu kararı, bu kadar paraları. Demir Ege'den fazla bir şey yaptığını gören var mı?

Gürel Yurttaş/Yeniçağ