Aslında, yıkıcı rekabet içinde olmadan tam anlamıyla damardan mücadele ettikleri için, birbirlerinin en güvenilir “uzman eksperidir” Fenerbahçe ile Beşiktaş… Aralarındaki derbiler kimde ne eksik varsa açıkça ortaya koyup, yapılması gereken “dönüşümü/onarımı” dikte eden ekspertiz raporlarıdır.
Lakin bu kez “mal meydandaydı”!
Şimdiye kadar çok daha kötü kadroları olmuştu ama hiç bu kadar ırgalanıp, karıştırılıp umutsuz hale getirilmemişti Beşiktaş takımı… Sezon itibarıyla ayrı hocayla çıkmadığı derbi yoktu mesela. Bitkindi. Bezgindi.
Fenerbahçe ise üzgün...
“Üzgün ile bezginin derbisi” İsmail Kartal “sürpriziyle” başladı. En tecrübeli, en kariyerli, en çok gol atan takım kaptanı Dzeko, derbide kulübedeydi. Neden?.. Yakında çıkar kokusu.
Maça istekli ama rakip kale önünde ağır aksak başladı Fenerbahçe. İlk çeyrek biterken İsmail’in sakatlanıp çıkması -yerine “her daim vasat altı” Krunic gireceği için- yabancı sayısı gereği Becao ile Çağlar’ın değişmesi, hemen değilse de ilk devrenin sonunda maçın dengesini etkileyecek, o sırada on kişi oynayan Beşiktaş’a baskı yapma fırsatı yaratacaktı. Çünkü merkezdeki Becao-İsmail-Fred üçgeni yok olmuştu. Mert Hakan varken, Krunic için savunmayı da değiştirmek nereden çıktı?
Beşiktaş’ın “pahalı ve faydasız” transferlerinden El Musrati’nın kırmızı kartı Beşiktaş’taki kaosun kapağıydı!.. Belki de Beşiktaş futboluna en büyük katkısını böyle yaptı “büyük transfer”! On kişi direnme arzusu geçmişi hatırlatacak, Beşiktaş’ı motive edecekti ilerleyen dakikalarda.
Batshuayi, az daha penaltı yaratacak elle oynamasından bir dakika sonra cezayı kesti Beşiktaş’a. Gol atmak yerine penaltı yapsa, Dzeko-Batshuayi tercihinin bedelini lig bitmeden ödemesi gerekebilirdi İsmail Kartal’ın.
Çünkü, ortada bir inat var gibiydi. Oyun, en azından Batshuayi ile birlikte Dzeko’yu istemesine rağmen Fenerbahçe 2-0 öne geçene kadar direndi ve sonra Batshuayi ile Dzeko’yu değiştirdi Hoca… “Onsuz da kazanabiliriz” mesajı verir gibi. Bu neyin fantezisi?
İlk yarı bitmeden top her Semih’e geldiğinde oyunu güzelleşen Beşiktaş, Ghezzal’ın girdiği ikinci yarıya da gol kaçırarak başladı. Genlerindeki “10 kişi oynama ruhunu” yakalamıştı.
Maçın son on dakikası, Semih’in yerine giren Cenk çok şık bir golle skoru 2-1 yaparak Beşiktaş tarihine göndermeyle “Kadıköy’de eksik oynamanın” hakkını verdi!
Yenildi ama ezilmedi Beşiktaş. Kazandı ama ne işe yarayacağını bilemiyor Fenerbahçe. Dramatik bir derbiydi.

Ercan Güven/milliyet