Oyuna çok dağınık başlıyoruz. Çünkü takım 11’i sürekli değişiyor. Ve Gedson gibi bir oyuncumuz yok. Dolayısıyla savunma ile hücum arasında bağlantı yok. Chamberlain bunu yapacak adam değil.

Bizim orta alan zaten enine değil dikine diziliyor; Amir geride, Salih ortada, Chamberlain ileride. Kaleci Ersin topu atacak oyuncu bulamıyor ve top sürekli kalemize dönüyor. Bağlantı yok. Düşünün oralarda en teknik oyuncumuz Masuaku. 

Ayağımızda top bile tutamıyoruz. Ama Lugano mütevazı kadrosuyla bizden çok daha iyi paslaşıyor, daha iyi alan paylaşıyor. Biz ise savunmada hemen geri kaçıyoruz, hücumda ise hareketsiz kalıyoruz.

Sadece Ghezzal ve Aboubakar’ın maharetine umut bağlamışız. Nitekim topa istediğini yaptırabilen tek oyuncumuz Ghezzal ortalıyor Aboubakar kafasıyla vuruyor ve 38’de golü buluyoruz. Zaten hep o kanattan oynuyoruz. Aboubakar 52’de 2. golü de buluyor ama rahatlayamıyoruz. Çünkü rakip çok daha etkili. Rosier de 61’de kırmızı kart görünce sıkıntı artıyor.

Artık iş daha çok Ersin’e kalıyor. Çünkü top sürekli bizim ceza alanımızda. Aslında 10 kişi kalmak bu kadar mahkûm oynama nedeni olmamalı. Ama değişikliklerle birlikte oluşan bu mahkûmiyet rakibe gol yollarını açıyor. Ve 9 dakikada 3 gol yiyoruz.

Maalesef Şenol Güneşle ve bu yapılanma ile sonuç sürpriz değil!

Gülengül ALTINSAY / Cumhuriyet