Eveet hele şükür yine bir transfer dönemi sonuna geldik. Şimdi kaldık elimizde olanlara. Sosyal medyada başlamış yönetim istifa sesleri yükselmeye. Öncelikle Beşiktaş’ı çalmadan çırpmadan yönetmeye talip olan her kim ise saygıyı hakediyor. Hep söylüyorum adının başında sıfat gibi Beşiktaşlı ibaresini kullanan o kadar çok bit yavrusu işadamı var ki suya sabuna dokunmayan, bu yönetime gelen garibanlara inanın ters bir şey söylemek galiz kelimeler kullanmak doğru değil kendi adıma. Yetenekleri bu. Kapasiteleri bu. Hesap soracağım diye gelip beyaz yakalı modeli ile kulüp yönetmeye kalkan kapasitesiz, kendini olduğundan yukarıda gören bir topluluk bu yönetim kurulu benim için. Kötü insanlar yada karanlık insanlar kesinlikle değiller. Sadece yönetici olmasalar daha iyi olurmuş diyeceklerimizden. Amaa yok arkadaşlar yok öyle yağma. Binbir hava ile geleceksin, ortamı siyasal parti seçimine çevireceksin eee oyuncuları gönderemeyip yaptığın ilkel davranışların sonucunda futbol tabiri ile maç (parayla değil belki) , sezon satmasına sebep olacaksın, sonra sen kendin hocanı yarı yolda satacaksın, üstüne üstlük 3 ay boyunca dizi sakat yardımcı golcü dışında santrafor alamayıp milleti beklentiye sokup üzeceksin, sonra istifa edeceksin. Hani deplasman takımı yan filelere giden topu gol zanneder de ev sahibi takım seyircisi bir hareket yapar ya, işte istifa edicem diyene o yapılır saatten sonra. Oturacaksınız orada seyredeceksiniz eserinizi. Düze çıkartırım, kurtarırım size oradan dediğiniz camiamızı. Başaracaksanız hep beraber sevineceğiz. Yok olmadı mı bu taraftar kanser olurken şimdilerde eskisinin yaptığı gibi, işi bırakıp sağda solda dedikodu yaparak değil bizzat siz de yaşayarak öleceksiniz kahrınızdan.
 
Gelelim teknik heyete. Bu satırlar konu Beşiktaş olunca ne Trabzon efsanesini tanıdı zamanın da ne de babasını tanır, tabiri caiz ise. Sayın Sergen Yalçın için antrenörlük hayatında rol model olarak Yılmaz Vural’ı alması gerektiğini düşünmeye başlıyorum. O da sezon başı sevmeyen, sıkışan takımların kısa süreli imdadına yetişen tarzı ile çok ekmek yedi ülkemizde. Maç seyretmek yerine başka sosyal aktiviteleri kendine daha yakın bulan bir hoca tiplemesi Yılmaz hoca. Motivasyon ile olmadık işler çıkartabiliyor bu tip hocalar kısa zamanda. Ama jeton çabuk bitiyor. Nedendir bilinmez ama uzun soluklu oldu mu bulunduğu takımlar bir anda dibe vuruyor bu hocalarda. Şu anda Beşiktaş’ın durumu da farklı değil hani. Antalya,Rio ve Gençlerbirliği maçlarının son dakikalarında gole ihtiyacı olan takım biz iken maç inşallah bu skorla bitsin diyor isek sende bir sorun var demektir. Bakmayın hocaya transfer yapmadılar, moralimi bozdular falan demesine yukarda saydığım 3 takımı yenmen için (kendi evinde hepsi) Kalinice Mandzukice falan ihtiyacın yok. Biraz oyun planı biraz fizik kondisyon biraz taktik beceri çok ama çok yeterdi bunlara. Bizimle aynı eziyeti paylaşacak yönetime acil uyarımdır. Sergen Yalçın ile acil ama acil bir araya gelip ne yapmak istediğini yada istemediğini sorsunlar ve hemen aksiyon alsınlar. Eğer devam edecekler ise hemen apar topar Antalya’ya 15 gün geri gelememecisine kamp yok etmeyecekler ise yeni bir teknik heyet ile anlaşıp iş başı yaptırmaları gerekmektedir..Bazen işler bilgisayarcıların o muhteşem hareketi gibi oluyor hakikaten;  aç & kapa yada kapa & aç.  
 
Son olarak günün sorusuna gelelim. 18 yabancın var ve 4 ünü TFF’ye bildirmeyeceksin. Lens,Douglas,Mirin ok de 4. kim olacak sorusu var. Ben de 2 net cevap var. Birincisi duygusal. Geçen seneki G.Antep ve bu seneki Konya maçlarından sonra Vida’yı kulüpten içeri sokmam ve çok şüpheci olmamdan dolayı da inceden inceletirim. Bu olmayacak biliyorum o zaman mantığımla cevap vereyim bu soruma. Montero’nun gerek uzun mesafe gerekse çabukluğunda öyle çok aman aman bir problem olmadığı için sol beki yedekleyeceğini düşünerek , mesleğinin bu düzeyde futbolcu olmadığını düşündüğüm Nskala’yı hemen yollarım yukardaki üç silahşörün yanına. Ama ben biraz bu yönetimi tanıdı isem ilk aşamada Hasici kiralık (uygun bir ülke ligine) yada efendiliğinden de faydalanarak Boyd’u TFF’ye bildirmeyeceklerini düşünüyorum. Bekleyelim görelim.